Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de Covid-19 sonrası hayata kademeli dönüş programları çerçevesinde kamu kurumları yapıları yeniden ele alınmaktadır. Bunların başında ise eğitim-öğretim kurumları gelmektedir. Öğencilerin akademik başarıları sağlıklı okullarda eğitim görmelerine bağlıdır. Türkiye gibi yüksek öğrenci potansiyeline sahip ülkeler okul sağlığı kavramını yeniden ele alarak eğitim öğretimin nasıl sunulacağına dair kararlarını gözden geçirmeleri gerekmektedir. Covid-19 sonrası yüz yüze eğitim için açılması planlanan okullarda gerekli sağlık önlemleri alınmaması durumunda öğrencilerin akademik başarıları bundan olumsuz etkilenecketir. Covid-19 gibi solunum sistem kaynaklı bulaşıcı hastalıklaın yaratacağı sağlıksız okul ortamları hem okulların sağlığını kısa sürelerde tehdit etmekte hem de toplumun tüm geri kalan (ev, iş yeri, toplu taşıma vb.) ortamlarını tehlikeye atacak güçtedir. Çalışmada halk sağlığı bakış açısı ile Covid-19 sonrası Türkiye’de öğrenci-öğretmen-derslik sayıları, okullarda sağlık sorunlarının saptanması için yapılan sağlık taramaları, bulaşıcı hastalıkların kontrolü, çalışanların sağlığı, çevre sağlığı ve sağlık eğitimi gibi başlıklarda okul sağlığının geleceği ve alınacak önlemler değerlendirilmiştir. Sonuç olarak okul sağlığı için gerek okul yöneticilerinin, rehber öğretmen ve ders öğretmenlerinin ve gerekse de okulların sağlığından sorumlu TSM (Toplum Sağlığı Merkezleri)’lerin iş birliği ile okul sağlığı yeniden dizayn edilmelidir. 2020 Mart ayında tatil edilen okullar için belirlenen önlemlerin yeterli düzeylerde alınmamış olması nedeni ile okulların bir kez daha 2020 Kasım ayı son haftasında tatil edilmiş olması okul sağlığına ilişkin gerekli önlemlerin acil olarak ele alınmasnı zorunlu kılmaktadır.