Etkileyici bir aldatma sanatı olan trompe l’oeil, aktarılmak istenen şeyin iki boyutlu bir düzlemde, üç boyutlu olarak algılanmasını sağlayan tekniktir. Kişiyi boyalı bir tasvirden ziyade, gerçek nesnelere bakıldığı düşüncesine sevk etmektedir. İzleyicide yanılsamaya sebep olan Trompe l’oeil resimlerinin en önemli özelliği, sanatçının el ve fırça darbelerinin anlaşılmaz oluşudur. İlk örneklerini resim sanatında veren trompe l’oeil zamanla yanılsama izlenimi veren her tür desenleme tekniğine dahil olmuş, zengin ve yaratıcı fikirlerle giysi tasarımlarında kullanılmaya başlanmıştır. Dokuma, örme, baskı ve çeşitli el sanatları ile desenlendirme yapılabilen tekstillerde trompe l’oeil örnekleri, Sürrealizm ile birlikte, giyim modasında da görülmeye başlamış ve ilk örneklerini moda tasarımcısı Elsa Schiaparelli ile vermiştir. Günümüze değin pek çok moda tasarımcıları farklı tekstil teknikleriyle yaratıcı trompe l’oeil örnekleri sergilemişlerdir. Araştırmada Schaparelli ile başlayan trompe l’oeil giysi tasarımları incelenerek, güzel sanatlarda göz aldatan bir yöntem olan bu tekniğin yaratıcı görselleştirme ile giysinin yanılsama etkisi oluşturmaya uygun bir plastik yaratı alanına sahip olduğu görülmüştür.